Ne yazdı ama. Aylar öncesinden
yapılan tatil planları bir anda suya düştü. İşlere geri dönüldü. Uzun uzun
yolculuklar yapıldı. Tatil başlamadan bitti. Başlamayan tatilden dönüş
için adaptasyon süreci başladı elbette
bana 😒 tam bir hafta valizlerimi boşaltmadım ki izinler geri verilir diye neyse ki
sonradan kabul ettim ve işime gücüme baktım ben de. Gün geldi ve izine
çıkmamıza izin verildi. Elbette zaten izin verilirse diye plan yapmıştım ve
onları uygulamaya koymaya başladım. Ancak kul plan yapar kader gülermiş hesabı
o planların hiç biri tutmadı. Hemen kısa
özet geçiyorum.
Önce Marmaris’te bir çadır kampa
gittik sevdiklerimizin yanına. 3 gün en güzel dinlenmeyi yaşadık, en güzel
müziği dinledik, en güzel hamakta yattık ve en güzel haşhaşı yedik (arya
bayılıyor). Sonrasında normal plan
azıcık arkadaş yanına Yalıkavak ve sonra Bodrum idi ancak hesaplar tutmadı.
Allem ettik kallem ettik Yalıkavak’ı iptal etmeyelim diye uğraştık ve Marmaris
merkezde 3 gecelik bir otel ayarladık. Planı da Marmaris ⇒Yalıkavak ⇒Eskişehir şeklinde
değiştirdik istemeye istemeye. Gel gör ki kader burada da oyunumuzu bozdu ve
gittiğimiz otel berbat çıktı. Bir gece kalıp çıkmaya karar verdik dolayısıyla diğer
planları da iptal ettik. Ne yapalım derken Temmuz için ayarladığımızı otelimizi
ayarladık ve rotayı Antalya’ya doğru çevirdik.
İyi ki çevirmişiz, şimdiye kadar
gördüğüm çocuklar için en eğlenceli otelmiş meğer 😍IC Santai Family inanılmaz çok çocuk
oyun alanı var. Çocuklar hem suyla ilgili bölümlerde rahatlıkla
oynayabiliyorlar hem de kapalı ve açık oyun alanlarında. Bizim bebe küçük
olduğu için bırakıp gidemedik ama özellikle 3 yaş üzeri çocuklar için aileleri
inanılmaz rahat ettirecek bir otel. Yemekler çok güzel özellikle akşam
yemekleri çok özenli. Yemek alanında yine çocuklar düşünülmüş ve ayrı bir alan
yaratılmış. Hem ayrı oturma alanları var hem de ayrı menüleri. Otelde çocuksuz
çift hiç görmedim sanırım zaten yaklaşık 500 odalı bir otelde minimum 500 çocuk
olduğunu düşünürsek çocuksuz çiftler için çok da cazip bir yer değil bana
kalırsa. Yani en azından çocuk olmasa ben gitmem diyebilirim. Ayrıca otelde
çocuklardan ayrı vakit geçirmek için çocuk getirilmesi yasak olan ağaçların
altında havuz ve hamakların olduğu bir yer var. Ancak millet olarak sanırım
kural tanımazlığımız burada da devam ediyor biz bir şekilde bebesiz oraya
gitmişken azıcık keyif yapalım demişken az da olsa bebeleriyle gelenler
maalesef vardı. Bence otelin mottosu “dikkat bebek/çocuk çıkabilir” olmalı
çünkü cidden her yerden çocuk çıkabiliyor.
Peki Arya ne yaptı bu tatilde? Bol
bol suyun tadını çıkardı, ay ay ay diye diye fışkıran suların içinden kaydı, su
kaydıraklarını keyfetti ve mini club nedir onu öğrendi 💃 yapılanlara eşlik edemedi
belki ama kendi figürleriyle oynadı eğlendi. Evde bir mini club kurmamıza sebep
oldu mesela. Bazı figürler aklında kalmış günde 10 kere yapmadan rahat etmiyor
mesela 💃💃 Onun dışında tatilimizin son iki günü dayısı geldi onunla da bu keyfi paylaşmış
oldu. Ve maalesef son gün hasta oldu. Yüksek ateş sonrası iğne oldu dönünce de
doktora giderek yaz aylarında bol çocuklu mekanların vazgeçilmez hastalığı olan “el
ayak ağız hastalığı” ile tatilimizi taçlandırdığımızı öğrendik. Neyse ki hafif
atlattık. Kreş öncesi bağışıklık kazanmak iyi oldu ama sanki 😊
Sözün özü tatil iyidir, hele ki
bebenin eğlendiği bir otele denk geldiyseniz süperdir. O nedenle ne yapıyoruz
hemeeen önümüzdeki sene için tatil planlarımıza başlıyoruz. Ben yaptım bile 😆
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder